Doğada Hayatta Kalma Sanatı

Şimdiye kadar aklınıza gelmemiş olabilir ama bir gün vahşi doğanın tam ortasında kaybolursanız, nasıl hayatta kalacağınızı hiç düşündünüz mü? Belki hiç lazım olmaz ama açık denizde karşınıza çıkabilecek tehlikelerle nasıl baş edeceğinizi öğrenmek istemez misiniz? Özellikle doğa sporlarına ilginiz varsa, zor koşullarda hayatta kalma eğitimleri mutlaka ilginizi çekecek…

Doğada vakit geçirmeyi seviyorsanız, karşınıza çıkabilecek tehlikelerden haberdar olmanız ve bu tehlikelere karşı kendinizi korumayı öğrenmeniz gerekir. Öyle ya ıssız bir ormanda aniden karşınıza çıkabilecek vahşi bir ayıya nasıl davranmanız gerektiğini biliyor musunuz? Ya da diyelim susuz kaldınız… Telaşlanmanıza gerek yok, doğadan su elde etmenin çok sayıda yolu var. İşte Kutsal Zafer Şahin, okulu HAKA yani Hayatta Kalma Okulu’nda gerçek hayatta da işe yarayacak temel bilgilerle, zor ve tehlikeli koşullarla nasıl başa çıkılabileceğini gösteriyor. Eski bir komando olmasının yanısıra aynı zamanda sertifikalı hayatta kalma uzmanı, lisanslı paraşüt sporcusu, yamaç paraşütü eğitmeni, sertifikalı trekking rehberi ve lisanslı dağcı olan Kutsal Zafer Şahin ile hayatta kalma sanatının inceliklerine dair keyifli bir söyleşi yaptık.

 

HAKA Kursiyerleri_840x600

Haka Hayatta Kalma Okulu’nun ismi nereden geliyor? Bu okulun kuruluş amacından bahseder misiniz? Sizce Türkiye’de bu konuda büyük bir eksik var mı?

HAKA ismini, ‘Hayatta Kalma’ kelimelerinin ilk hecelerinden belirledik. HAKA aynı zamanda Yeni Zelandalı Maoriler’in savaş dansı. Haka dansı, 1820 lerde, Maoriler’in önemli kabile liderlerinden Te Rauparaha nın düşmandan kaçıp saklandığı çukurda ölümü beklerken, mucize eseri kurtuluşunu anlatır. “Ka mate Ka mate” yani “ölüyorum ölüyorum” sözleriyle başlayan Haka, Maori yerlisinin, düşmanın insafa geldiği an mırıldandığı, “Ka ora Ka ora” yani “yaşam yaşam” sözleriyle devam eder. Hayatta kalma sanatının öğretiminde de, Ka mate/ölüyorum bilinci değil, Ka ora/yaşam bilinci esastır. Hayatta kalma sanatı da, HAKA dansı gibi yaşamı tehdit eden ölüme karşı yapılmakta olan bir ‘yaşam savaşı dansı dır aslında. İşte Haka bir de buradan geliyor.

Bu okulun kuruluş amacı, hayatta kalabilmeyi öğretmektir. Eve dönüşün garantisini kazanmaya çalışmaktır. Bu konuda Türkiye’de bir merak başladı ve eksik de büyük aslında. İstendikten sonra bir yığın kuruluş açılır, hatta dışarıdan bile imkan sunan olur. Ama hala ve hala sadece “Ben yaptım, ettim” zihniyeti, yani sadece deneyim edinmek merakı, gerçekten öğrenmek istemenin önünde. Bu, yaklaşım olarak bu kadar büyük bir eksiklikken, ortalıkta okul olsa ne olur, olmasa ne olur ☺

Hayatta kalma üzerine verdiğiniz eğitimlere dönersek, kaç çeşit eğitim programı var? Siz bu eğitimleri verebilmek için kendinizi nasıl eğittiniz ya da bu konuyla ilgili özel bir eğitim aldınız mı?

Beş çeşit eğitim programı var. Sıralamasıyla Temel Hayatta Kalma, Kurak Bölgelerde Hayatta Kalma, Açık Denizde Hayatta Kalma, Düşman Bölgesinde Hayatta Kalma, Soğuk Bölgelerde Hayatta Kalma eğitim programları. Bu programları sırasıyla alabileceğiniz gibi, ayrı ayrı da yani herhangi birini de alabilirsiniz. 1991 yılından bu yana doğa sporları ile uğraşıyorum. Doğa merakına avcılıkla başladım, belki doğa sporları ile uğraşan birine bunu yakıştıramayacaklar ama birçok doğa sporunun ve malzemenin kökenine inildiğinde, bu sporların önemli bir bölümünün askeri faaliyetlerden geldiği gerçeğine ne diyecekler? Avcılık, doğa yürüyüşü ve kampçılık, hayatta kalma tekniklerini öğrenme merakına itti beni. Aslında serbest paraşüt sporcusu olmama rağmen hayatta kalma ve ilkel yaşam teknikleri bir hobi ve bir sevda haline dönüştü bende. Hayatta kalma ile ilgili bulabildiğim her kaynak, yabancı uzmanların çalışmaları ile avcılığa ilk başladığım yıllardan itibaren kendi kendimi yetiştirdim. Daha sonraları, yani internet’ten sonra yurtdışındaki gerçek okulları takip ettim. İnternet’teki çevrimiçi eğitim ve sınavlarla kendimi geliştirdim. Kendimi birkaç yabancı hayatta kalma okuluna ispatlayıp, kabul ettirdim. Eğitimler vermek bilgiyi perçinliyor, insanı daha çok araştırma yoluna itiyor, konunun derinlerine inmenize neden oluyor. Zaman içinde tanındım. Tabii komando olarak askerlik yapmak askeri açıdan hayatta kalma bilgimi ve kabiliyetlerimi de artırdı doğal olarak.

Bu programlar hangi kriterlere göre belirlendi?

Bu programlar insanların hayatta kalmak zorunda kaldıkları ortamların yapısına göre belirlendi. Temel Hayatta Kalma kursu içeriği olmazsa olmaz temel bilgileri içerir. Kurak Bölgelerde Hayatta Kalma kursu çöl, bozkır gibi sıcak ve kurak bölgelerde hayatta kalma durumlarının eğitimlerini içerir. Açık Denizde Hayatta Kalma kursu adından da anlaşılacağı gibi denizde hayatta kalma durumlarına göre içerik kazanmıştır. Düşman Bölgelerde Hayatta Kalma kursu da en ilginç olanıdır ki savaş zamanında yeri geldiğinde düşman bölge konumuna bürünebilecek mahallenizde bile hayatta kalma ve hem düşman hem de doğa şartlarında yaşamı devam ettirme konularına göre içeriklendirilmiştir. Bu konuda eğitim bilginiz nereden geliyor sorusuna da askerlik kodlamam ve keşif/istihbarat bilgim olarak cevap verebilirim. Soğuk Bölgelerde Hayatta Kalma kursu da yine adından anlaşılabileceği gibi kutuplarda, soğuk dağlık alanlarda ve kış şartlarında hayatta kalmayı sağlayacak bilgileri içermektedir.

Dünyada bu kursların benzer örnekleri var mı?

Dünyada benzeri kurs örnekleri olduğu gibi, sadece zamana veya içerik konularına göre kurslar da bulunmaktadır. Örneğin 3 gün kursu, Bushcraft (ilkel metodlar) hafta sonu kursu ya da 3 ayak, 7 ayak kursları (gün sayısını belirtir), ateş yakma kursu, su bulma kursu gibi ayrı ayrı kurslar örnek gösterilebilir.

Sizce bu kurslar kimlere hitap ediyor? Doğa sporlarıyla ilgilenmeyen kişilerin de bu eğitimleri almasını tavsiye eder misiniz?

Aslında ilkyardım kursu kimlere hitap ediyorsa, hayatta kalma kursları da aynen o şekilde herkese hitap ediyor. Hatta hayatta kalma kursları ilkyardım, yüzme gibi hayati önem arz eden kurslarla eşdeğer ve hatta çok daha geniş kapsamlı. İlkyardım eğitimi de aslında bir hayatta kalma eğitimi değil midir? Ben böyle görüyorum.

Doğada yolunu kaybetmiş bir kişiye öncelikli olarak ne tavsiye edersiniz?

Panik yapmamasını ve korkusunu kontrol altına almasını tavsiye ederim. Panik öldürücüdür. Korku girdaptır. Zaten bu tavsiye değil, istese de istemese de o kişinin uygulamak zorunda kalacağı mecburiyetidir. Daha sonra yerinden ayrılmayıp, fiziki bütünlüğünü koruyacak şekilde barınak yapmalı veya bulmalı; arama kurtarmanın sağlıklı çalışabilmesi için en az iki gün bulunduğu yeri korumalıdır. Tabii ki arama kurtarma ekipleri için bulunduğu çevreye bol bol işaretler bırakmalıdır. Ancak kaybolduğu yerde kalmasını engelleyecek riskli bir durum varsa, bu durum onu daha fazla tehlikeye sokacaksa, bol bol iz ve işaret bırakmalı. Şayet rastlarsa bir akarsu bulup, onu sonuna kadar aşağılara doğru takip etmeli. Su hayattır ve suyun olduğu yerde, suyun biriktiği yerde yaşam unsurları vardır.

 

Hayatta kalma anlamında bir insanın öğrenmesi gereken ilk beceri sizce hangisi? Ateş yakmak ya da yüzmeyi öğrenmek gibi…

İlk öğrenmesi gereken konu barınmadır. Barınak yapmayı ya da bulmayı bilmelidir. Yoksa vahşi doğada, açıkta geceleme durumunda insanın yaşamı tehlikeye açık hale gelir. Ateş yakmadan bir gece geçirilebilir, bunun yanında bir de barınak yapılırsa, zaten ısının büyük bir kısmı da korunmuş olur. Ateş konusu daha sonra gelir. İmkanlar dahilinde önce barınak.

Brandlife okurları için sizden verdiğiniz eğitimlerle ilgili ufak ipuçları rica etsek… Örneğin doğada su ihtiyacımızı nasıl karşılarız? Karşımıza vahşi bir ayı çıkarsa ne yapmalıyız? Yaralanırsak ne yapmalıyız?

Su üç şekilde elde edilir:  Öncelikle toplama ve biriktirme yoluyla (mesela yağmur suyu ya da sabah bitkilerin üzerinde oluşan çiğ damlaları gibi…). İkinci olarak bulduğunuz suyu içilebilir hale getirebilirsiniz (filtre ederek, kaynatarak, ilaçlayarak). Son olarak da kendi suyunuzu üretebilirsiniz (deniz suyunu sistem ile buharlaştırma, yoğunlaşma yaparak yine buhardan faydalanma). Örneğin bol yeşil yapraklı bir dala bir poşet geçirin ve ağzını sıkıca bağlayın, poşet içerisinde oluşacak yoğunlaşmadan su elde edebilirsiniz. Ne kadar mı? Bir çay bardağına yakın. Ne kadar sürede mi? 1,5 günde.

Karşınıza vahşi bir ayı çıkarsa, ayı ilk etapta sizden kaçar, aynı bölgede karşılaşırsanız kendinizi değil asıl onu tedirgin etmeyin. Sakince o bölgeden uzaklaşmaya bakın, o da sıvışacaktır. Asla gizlenmeye kalkmayın, bunu  tehdit olarak kabul eder. Ormanda ses çıkararak ilerleyin.

Yaralanma durumuna bağlı olarak aslında çok sayıda olasılık var. Ama en sık karşılaştığım deri kesiklerinde yarayı yıkayın, böğürtlen yaprağı veya ada çayı bulursanız ağzınızda çiğneyip, bulamaç yapın ve yaranızın üzerine kapatın. Tatlı bir baskı yaparak sarın. Bu yapraklar mikrop engelleyici ve antibiyotik etkilidir.

İleriye yönelik planlarınızdan bahseder misiniz? İleride vermeyi planladığınız farklı eğitim programları var mı?

Hayatta kalma okulu için kendime ait bir arazi düzeni hayal ediyorum. Bu tabii ki zor, olsaydı bazı yardımcı eğitim unsurlarını sabit kılar, kaliteyi ve verimliliği yükseltirdim. Çünkü eğitim için her araziye çıkışımızda zamana, ortama ve hava durumuna bağlı olarak bazı şeyleri ya yeniden yapmak ya da yapamamak durumunda kalıyoruz. Şu sıralar TRT Türk kanalında Şehir Kaçakları isimli bir trekking belgesel programım yayınlanıyor, 39 bölüm çekildi ve son üç bölümde yayın sırasında bu programa sunucu, hayatta kalma uzmanı ve rehber olarak katılıyorum. Burada hayatta kalma ve doğa yürüyüşü konularında bilgiler veriyor, ekip arkadaşlarımla yürüyor ve uygulamalar yapıyorum. Bu programın dışında ileride kendi hazırladığım çalışmaları belki programa dönüştürme ihtimalim olabilir. Yazdığım birkaç kitabı da bastırmayı planlıyorum.

Issız bir adaya düşseniz yanınıza alacağınız üç şey ne olurdu?

Sağlam bir bot, sağlam bir pantolon ve sağlam bir gömlek. İlk barınağım üzerimdeki zırhım olan elbiselerimdir. Bir taştan kesici alet yapabilirim, çevrede ağaç yoksa ne ilkel metotla ateş yakabilirim ne de yanımda olan çakmaktaşı ile yakacak bir odunum olur. Çıplak kalmayın.

Son olarak doğa sporlarıyla ilgilenenlere ya da ilgilenmek isteyenlere ne gibi tavsiyeler verirsiniz?

İsteyin ve inanın. Sevmeye çalışmadan ve kurallara uymadan doğaya çıkmayın. Bu kurallar nelerdir? Doğanın ve davranış biçimlerimizin kurallarıdır. Hayatta kalıp kalamamamız büyük oranda bize bağlıdır. Panik yapmayanlar; gerçekten yaşamayı isteyenler; buna inanarak, akılcı düşünüp davranışlarını kontrol altında tutanlar ve hayal gücünü kullanmayı bilenler hayatta kalır.

Doğa sporları yapmaya başlamadan önce mutlaka bir şekilde kendinizi eğitin veya eğittirin.

http://hayattakalma.com/

http://pusuladogasporlari.com/

 


Önerilen yazılar