Evde kalmanın en konforlu hali ‘cocooning’ kavramı ile tanışın!

Yaklaşık bir yıldır evlerimizde hiç geçirmediğimiz kadar uzun vakit geçirdik. Bu da evimizin dekorasyonuyla daha fazla ilgilenmemize, belki bir süredir hoşumuza gitmeyen şeylerin daha fazla gözümüze batmasına ve bununla beraber dekorasyonda gerek estetik, gerekse işlevsel değişikliklere gitmemize yol açtı. Kısacası hepimiz, kendimizi neredeyse hiç çıkmadığımız evlerimizde, elimizden geldiği kadar rahat hissettirmeye çalıştık.

Dış dünyadan neredeyse soyutlanarak eve kapanmanın ve evimizi kendimiz için konforlu bir hale getirmeye çalışmanın bir adı var: cocooning. Kozaya girme anlamı taşıyan bu terim bizi de farkında bile olmadan hakimiyeti altına aldı. Cocooning terimi ilk kez 90’larda, pazarlama danışmanı ve fütürist olan Faith Popcorn tarafından kullanılmıştı ve dışarının zorlu şartlarından kaçıp eve sığınma gibi bir anlam taşıyordu. 2020’ye geldiğimizde ise hepimizin bildiği gibi eve sığınmak, bir tercih olmaktan çıkıp bir gereklilik haline dönüştü.

Peki cocooning kavramını evinize nasıl uygulayabilirsiniz? Aslında bu sorunun net bir cevabı yok. Çünkü herkesin kendini konforlu hissettiği ortam farklı olabilir. Ancak elbette evimizi konforlu, güvenli bir sığınak haline getirmenin en geçerli yöntemleri olarak yumuşak hatlı mobilyaları ve içine saklanabileceğiniz kalın, örgü battaniyeler ile kabarık yastıklar gibi ev tekstillerini sayabiliriz. Cocooning doğadan gelen bir terim olduğu için gerek duvarlarda gerekse tekstillerde doğal tonlar kullanılması, daha dinlendirici bir sığınma alanı yaratmak için öneriliyor.

Işıklandırma da huzur dolu bir ortam yaratmak için çok önemli. Doğal kokulu mumların ışığı ya da ortamı dolaylı yoldan ortamı aydınlatan aksesuarlar tercih edilebilir.

Cocooning yalnızca estetik açıdan değil fonksiyonel açıdan da düşünülebilir. Çoğumuzun ofisi eve taşıdığı bu günlerde, elbette iyi bir ofis sandalyesi sağlık açısından ideal. Ancak ofis sandalyelerinin estetiği evlere uymayabilir. Bu nedenle aynı işlevi görebilecek şık bir sandalye ile evde kendinize hem çalışıp hem dinleneceğiniz bir alan yaratabilirsiniz.

Cocooning’in güncel versiyonu, dışarıda yapmayı sevdiğimiz şeylerden uzak kaldığımızdan dolayı orjinalinden farklı anlamlar da taşıyor. Örneğin iyi bir kahve tutkunuysanız kaliteli bir kahve makinesine yatırım yapmak, leziz kahveler ve şık fincanlar alarak evinizde bir kahve köşesi yaratmak da huzurunuzu ve konforunuzu artıracak. Aynı şekilde banyonuzu bir SPA’ya çevirebilecek aksesuarları, aromatik yağlar, banyo tuzları gibi kozmetikleri de cocooning’in kapsamında düşünmek mümkün.

Tabii evde giydiğimiz giysiler de evdeki konforumuz açısından büyük önem taşıyor. Özellikle de soğuk kış günlerinde evde tatlı ve sıcak bir konfor yaratacak bol kazaklar, pofuduk terlikler, yün çoraplar da sizi iyi hissettirebilecek detaylar arasında.