İleri Seviye Atina Rehberi

Brandlife yazarı Selin Koçak’tan farklı bir Atina rehberi. Özellikle bu güzel şehre ikinci kez gitmek isteyenler mutlaka okusun…

Kasım- aralık ayında mutlu olanlardansanız, kesin Yay burcusunuz; özgürlüğüne düşkün, hiperaktif, heyecanlı, tezcanlı, sıkılgan, gezmeye-tozmaya bayılan, kâşif ruhlu, seyahatlerle ruhu beslenen… Ne şahane anlattım değil mi kendimi? Dünya başkanı olacak kadınım, ilgililere duyurulur…

Tüm kasım doğum günümü bekler, 10 gün boyunca da kutlu doğum haftasını sürdürürüm; iş arkadaşlarımla olsun, kız arkadaşlarımla olsun, ailemle olsun, eşimle ve dostlarımızla olsun benim doğum günü kutlamalarım hiç bitmesin isterim. Yani bir 8 sene öncede takıldım, 8 senedir kendimi aynı yaşta hissediyorum, bundan sonra da böyle gider kesin. Sanki herkesin öyle değil mi? 27-28’de hayat durmuş, seneler geçmiş önemli değil. Hep o yaşta takılı kalmışız ve orada hissediyoruz, bir de şu kaz ayakları olmasa…

Sonra hemen aralık ayı geliyor zaten, güya Müslüman memleketiz ama yılbaşının bütün nimetlerinden yararlanıyoruz. Vitrinlerdeki süslemeler, noel babalar, çam ağaçları havalarda uçuşuyor. Hindisiz yeni yıla giremiyoruz, tabii her yerde bir indirim falan da, bahaneyle alışveriş olsun değil mi? Seviyorum ben bu ruhu ya, kredi kartlarımız için tehlike çanları çalsa da ekonomiye katkıda bulunmak önemli.

Lafı çok uzattım, doğum günümden uzaklaştım. Halbuki size Atina’ya buradan kalkıp gitme motivasyonumuz olan, 60 yaşında ama taş gibi, adeta bir stil ikonu, sesi muhteşem ve çok kuvvetli, enerjisi nice 20’likleri cebinden çıkaracak kadar yüksek, güzel mi güzel, enerjik mi enerjik, harikulade auralı, performansı dillere pelesenk olacak kadar büyüleyici Anna Vissi’yi anlatacaktım.

Anna Vissi

Anna Vissi

Bir kadın bu kadar mı karizmatik olur… Her hareketi zarif, orkestrası da dört dörtlük, bize bir müzik ziyafeti, bir görsel şölen sundu, her hafta sonu çıkıp çıkıp gidesim var. Bu arada kendisi her cuma ve cumartesi Hotel Ermou’da sahne alıyor. Otel dediğime bakmayın, adı öyle. Mekân ufacık bir tiyatroyu andırıyor, balkonlu falan. Bizde mesela, Günay’da iyi bir masada Ebru Gündeş’i izleseniz ki maksimum 2-3 saat kalıyordur sahnede ve şov da yapmıyordur, kişi başı 2000 TL verirsiniz (tahminim bu, hiç gitmedim, bilmiyorum ama destekli atarım, giden tanıdıklardan biliyorum hahaha). Anna ise bizden kişi başı 100 Euro aldı sadece ve sahneye gece 00:30’da çıkıp, sabah 06:00’da indi. O yaşta bir kadının ise hem tipi güzel olacak hem estetikten göbek deliği alnına çıkmayacak; dudakları botokstan 3 kilo gelmeyecek; şarkı sözlerini unutmayacak; gece gece 6 saate yakın sahnede kalacak; orkestrasıyla şov yapacak; poptan buzukiye hatta balada her şeyi söyleyecek ve de en önemlisi sesi muhteşem olacak, böyle bir kişi daha tanıyan beri gelsin.

E ben bu kadını bu kadar övdüm, beğenmeyenin parasını ben vereceğim diyorum, siz de kalkın bir zahmet gidin bir haftasonu. Zaten İstanbul-Atina 1 saat sürüyor, ha Ankara’ya gitmişsin ha Atina’ya, hem deniz de var. Gitmeye karar verirseniz tabi ki Hilton’da kalın, terasındaki bardan Acropolis gözüküyor, akşamüstü içkinizi yudumlarken bu şahane yapıya bakıp “Ah ah buralar eskiden hep bizimdi” diye yanabilirsiniz.

Varoulko Restorant

Varoulko Restorant

Varoulko Restorant

Varoulko Restorant

Varoulko Restorant

Varoulko Restorant

Varoulko Restorant

Varoulko Restorant

Hadi size üç günlük bir program da yapayım, bu kıyağımı da unutmayın: Cuma günü 11:00 uçağına binin ve 13:00 gibi Hilton’a bavulu atıp, kendinizi Microlimano’daki Varoulko Restoran’a vurun (http://varoulko.gr ) Burada birbirinden eşsiz füzyon deniz ürünlerini, şahane sunumları ve inovatif sosları ile deneyin, pişman olmayacaksınız. Yanında da Vivlia Hora adlı şarabı için, sonra da açın bir zahmet bana teşekkür edin.

Tabii bu geç bir öğle yemeği olacak, hele de keyifli muhabbet varsa otele dönüşünüz 17:00 olur. Yatın uyuyun azıcık ki enerji toplayın, gece uzun…  Anna sahneye 00:30’da çıkıyor. Tabii siz Hotel Ermou’ya 23:00 gibi gidin ve yerinizi alın, rezervasyonsuz zaten giremezsiniz ama çok da geç giderseniz, o rezervasyonu bile kaptırabilirsiniz. Sonra sabahlar olmasın… 06:00’da mekândan çıkınca mideniz kazındıysa, sokakta satılan ve ‘Vromiko’ denen (Türkçe meali mikrop) leziz sandviçten yiyin, içinde ne var diye sormayın, yiyemezsiniz bilirseniz ancak müthiş bir hangover tadı kendisi, güvenin bana.

Malconis

Malconis

Bu arada ufak bir hatırlatma yapmak isterim, bu yazım ileri seviyedekiler için yazılmış bir Atina yazısıdır. İlk defa gidecekler, Plaka’da takılıp Acropolis’i gezebilir.

Ertesi gün sizin için geç sabah olacağından Hilton Otel’in 11. katında bulunan executive lounge’daki kahvaltıya yetişebilirsiniz, bütün gün kahve var, rahat olun. Öğlen kendinizi Kolonaki sokaklarına vurun, ufak kafelerde gezin, IT cafe’de bi akşamüstü salatası yiyin, aman hafif geçin çünkü bunun akşamı var ( http://www.itrestaurant.gr/en/ ). Akşam yemeği için eğlence ve müzik isteyenler Malconis’e ( http://malconis.gr ). Güzel yemek, hoş ortam ve sükûnet isteyenler ise Papadakis’e gitsin( http://www.papadakisrestaurant.com ).

It Restaurant

It Restaurant

Ettik mi pazar gününü? O zaman valizi toplayıp doğru Vouliagmeni’ye, burası deniz kıyısında bir göl. Evet yanlış duymadınız, tam da deniz kıyısında ve de göl. Gölün dibi veya denize kavuştuğu yer yıllardır bulunamamış, nice dalgıçlar bu uğurda ölmüş ama hala bir muamma. Bu arada göl suyu şifalı, etrafına da şezlonglar-şemsiyeler koymuşlar, özel bir işletmesi var, yüzüp güneşlenebilir, restoranında yemek yiyebilisiniz. ( http://www.limnivouliagmenis.gr/en/ )

Buradan havaalanına gitmesi de pek kolay. Hadi artık dönme vakti, alandan son ganimetleri toplamayı unutmayın sakın, sonra pişman olursunuz: Korres markasını duymayan yoktur sanırım, en şahane Yunan kozmetik markası, toplayın kremleri, yağları, makyaj malzemelerini. Meşhur çikolataları Lacta ve sakızlı likörden çıtır kurabiyelere, güzel şaraplara her şey dutyfree’den toplamalık, taşıyabildiğiniz kadar artık, kollara kuvvet.

Bence beni fahri konsolos yapsın bu komşu, sanki Yunan turizmine katkıda bulunmak için yazdım yazıyı değil mi? Şaka bir yana; yakın, ucuz, eğlenceli bir yer Atina. Çıkın çıkın gidin, öperim.

Vouliagmeni Gölü

Vouliagmeni Gölü

Papadakis

Papadakis


Önerilen yazılar