Otomobilinize İyi Davranın

Otomobilinizin kondisyonunu korumak sizin elinizde. Otomobilinizin yaşlanma sürecini yavaşlatmak için ipuçları Erdal Savaş’ın bu ayki yazısında.

Otomobillerin hayatları, tasarımcıların düşüncelerini kağıda aktarmasıyla birlikte başlar. Sonrasında ise üretim sürecinden geçip markaların pazarlama ve satış stratejileriyle birlikte nihai tüketiciye ulaşır ve otomobillerin gerçek hayatı başlamış olur. Peki otomobiller bundan sonra hayatlarına nasıl devam etmelidir?

Kullanıcının otomobilini ne kadar sevdiği ve onunla nasıl zaman geçirdiğiyle doğru orantılıdır bu durum. “Sahip olduklarına hizmet edeceksin ki o da sana hizmet etsin,” sözünü otomobiller için çok kullanırım. Çünkü otomobilinize ne kadar iyi bakarsanız otomobilin sizi hiç üzmez ve görevini en iyi şekilde yapar.

Geçen gün otomobil tutkunu olan bir arkadaşımla bu konuyu uzun uzun konuştuk. Kendisinin çok temiz bir BMW su vardı. Otomobiline o kadar çok bakıyor ve sahip çıkıyordu ki satmaya kıyamadı. Ben hayatımda çok nadir temiz ikinci el araç gördüm ama onun aracı kadar temizini görmedim. Kendisi zaman zaman aracın altını bile yıkatıyordu, otomobiline ne kadar iyi baktığını siz düşünün.

Konuşma esnasında yurtdışında ikinci el araçların kondisyonlarının ne kadar iyi olduğu konusuna da değindik… Burada size tavsiyem herhangi bir Avrupa ülkesine gittiğinizde sokaklarda dolaşan araçlara daha dikkatli bakmanız. Yirmi senelik araçların bile bugün 0 km bir araç kondisyonunda olduğuna şahit olacaksınız. Konuşmamızın devamında ise, ülkemizde araçların kondisyonlarının çok çabuk bozulduğunu konuştuk. Bu konu benim kafamı kurcaladı, kendi gözlemlerim ve ufak bir araştırmadan sonra ülkemiz yollarında gezen iki yaşındaki bir aracın herhangi bir Avrupa ülkesinde gezen dört yaşındaki aynı araca göre çok daha çabuk yıprandığını öğrendim. Yani kısaca ülkemizde araçların yaşlanması Avrupa ülkelerine göre 2 kat daha hızlı.

Size soruyorum, kaçınız aracınızın bakımlarını aksatmadan yaptırıyor? Ya da kaçınız aracınızın bir arızası olduğu an aracını tamire götürüyor? Bunun için otomobilinizi çok sevmenize gerek yok, çok basit bir mantık var. Kolunuz kırıldığında “Aman şimdi doktora mı gideceğim, alırım ağrı kesici, sonra bir bandaj, kendi kendine iyileşir” diyor muyuz? Hayır, acilen doktora gidiyoruz değil mi? Peki neden aracımızın gösterge panelinde arıza ışığı yandığında hemen tamire gitmiyoruz? Ya da her hangi bir yerinden ses geldiğinde? İşte bu yüzden ülkemizdeki araçlar çok daha çabuk eskiyor. Çünkü siz o anda arızayı gidermez ve yolunuza devam ederseniz bu durum aracın her tarafına yayılabilir ve aracınızın kondisyonuna doğrudan etki edebilir. Hatta daha da kötüsü kaza yapmanıza bile sebep olabilir.

Otomobillerin kondisyonunu korumak ilk olarak sürücülerin görevidir. İlk önce iğneyi kendimize batırıp otomobilimize iyi davranalım ondan sonra yol şartları, sinyalizasyon ve dikkatsiz sürücüler gibi diğer şartlar konusunda eleştiri yapalım. Size tavsiyem lütfen otomobilinize temiz bakın ve hiçbir sorununu es geçmeyin. Güvenli sürüşler dilerim.

Yazar: Erdal Savaş


Önerilen yazılar