Modada, dekorasyonda ya da spordaki trendler gibi ne yediğimizi belirleyen trendler de var. Bu yıl için öngörülen yemek trendleri arasında ise çok renkli biri kendini hemen belli ediyor: Yenebilir çiçekler.

Normalde yalnızca usta şeflerin eserlerine son bir görsel dokunuş katmak için uyguladığını gördüğümüz botanik gıda trendinin bu yıl sofralarda çiçek açtıracağı söyleniyor. Peki nedir bu yenebilir çiçekler? Yalnızca göz okşayıcı bir süsleme mi? Yoksa yemeklerimize kattıkları özel bir lezzet var mı? Sağlık açısından bize fayda sağlıyorlar mı?

Aslında öncelikle adlarını ‘yenilebilir’ diye sınırlandırmamak gerektiğini belirtelim, çünkü bu çiçeklere içeceklerimizde de giderek daha sık rastlamaya başladık. Lavantalı latteler, hibisküs çayları ya da mürver çiçekli kokteyllerden en azından birine mutlaka siz de denk gelmiş olmalısınız. Ancak çiçeklerin sofralardaki hakimiyeti, görünen o ki, sadece içeceklerle sınırlı kalmayacak. Çiçeklerle süslü tartlar, cupcake’ler, yeşilliklerin arasındaki capcanlı renkte çiçekleriyle öne çıkan salatalar ve çok daha fazlasını sofralarda görmeye hazır olun.

Çiçeklerle yapılan tariflerde unutmamanız gereken en önemli şey ise, hangi çiçeğin kullanıldığına çok dikkat etmeniz, çünkü uzmanlar bazı çiçeklerin çok güzel gözükse de zehirli olduğunu belirtiyor.

Ekşi bir lezzete sahip olan fuşya çiçeğini salatalarda, güzel kokusuyla çok özel çayların da temelini oluşturan yasemini ise tatlılarda kullanabilirsiniz. Leylak, menekşe ve elbette gül de hem renkli görünümleri hem de aromalarıyla tabaklarınızda fark yaratacak diğer çiçekler.

Yediklerimizin lezzeti kadar görselliğine de önem verdiğimiz bir dönemde olduğumuzu düşünürsek yemeklerdeki çiçek trendinin yükselişine uzun bir süre daha tanık olacağa benziyoruz.