Giderek dijitalleşen dünyada, yayıncılık anlayışı artık eskisinden oldukça farklı. Artık güncel olan, gündemi kesintisiz bir şekilde takip eden, özgün içeriklerle öne çıkan, trendleri takip eden yayınlar rağbet görüyor. Takip edilmek, okuyucuların ilgisini çekmek içinse orijinal olmak, kullanıcı dostu bir tasarımla öne çıkmak, her zaman herkesten bir adım önde olmak gerekiyor. İşte Türkiye’de dijitalden doğmuş sayılı yayınlardan biri olan ve şubat ayında sekizinci yaşını dolduran Brandlife için de artık sınırları genişletme zamanı gelmişti. Biz de neden olmasın dedik ve her ne kadar meşakkatli olsa da bir o kadar keyifli ve renkli olan bu yolculuğa çıkmaya karar verdik. Şimdi de çok daha genç, dinamik ve güncel Brandlife ile karşınızdayız.
Benim Brandlife ile tanışma hikayemse, bundan neredeyse 5 yıl öncesine dayanıyor. 2011 yılından itibaren yazılarımla katkıda bulunduğum Brandlife’a, 2013 yılında kızım Defne’nin doğumuyla bir süre ara vermek zorunda kaldım. 2014’te ise çok sevdiğim Brandlife ailesine bu kez yayın yönetmeni olarak yeniden geri dönme fırsatı yakaladım. Ve şu an bu yenilenme sürecinin bir parçası olduğum için hem gurur hem de büyük mutluluk duyuyorum.
Son iki aydır, sizlere hem site tasarımıyla hem de içerik kalitesiyle beğeneceğinizi umduğumuz yeni Brandlife’ı yayına hazırlamak için tüm ekip çok çalıştık. Mutlaka zamanla gidereceğimiz bazı eksiklerimiz vardır; ancak bu zorlu sürecin sonunda bizim içimize sinen bir iş çıkardığımızı rahatlıkla söyleyebilirim. Umarım siz de artık yorumlarınızla ve dilerseniz yazılarınızla bir parçası olabileceğiniz Brandlife’ı bizim kadar beğenirsiniz. Keyifli okumalar…